Perşembe, Nisan 18, 2024

Platzhalter roof5

 

Arama

Archiv

Dilek Doğan'ın annesi: O polisin yüzünü tanıyorum, o polisi bulacağım

Dilek Doğan'ın annesi: O polisin yüzünü tanıyorum, o polisi bulacağım

 

Evrensel / 26 Ekim 2015 13:34

 

Sarıyer'de polisin vurduğu Dilek Doğan için düzenlenen cenaze töreninde konuşan anne Aysel Doğan, "O polisin yüzünü tanıyorum. Cesaretleri yok karşıma çıksınlar. Devlete boyun eğmeyeceğiz. O polisi bulacağım" diyerek tepki gösterdi.

İstanbul'un Sarıyer ilçesine bağlı Küçükarmutlu Mahallesi'ne 18 Ekim Pazar günü, polis tarafından vurulan ve dün akşam tedavi gördüğü Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım ünitesinde yaşamını yitiren Dilek Doğan için Boğaziçi Cemevi'nde cenaze töreni düzenlendi. "Dilek'i vuran polis açıklansın, cezalandırılsın" ile "Dilek Doğan ölümsüzdür" yazılı pankartın açıldığı törende, kızıl bayraklar ile Doğan'ın fotoğrafları taşındı. 

"Anaların öfkesi katilleri boğacak", "Dilek'in hesabını soracağız", "Katil devlet hesap verecek" ve "Katil polis hesap verecek" sloganlarının da atıldığı törende, Doğan için yakınları ve ailesinden helallik alındı. Yapılan saygı duruşunun ardından cemevi önünde konuşmalar yapıldı.

'KATİL ER YA DA GEÇ YARGILANACAK'

Yapılan anmada konuşan Avukat Oya Aslan, “Dilek’in katili var ve saklanıyor. Çatışma çıktı yalanlarına, canlı bomba süsüyle katletmelere karşı bunun hesabı sorulacak. Katil er ya da geç yargılanacak ve cezalandırılacaktır. Kimse yapmazsa, yargı yapmazsa halk bunun hesabını soracak. Sözüm ona bir arama kararıyla gelmişlerdi bu mahalleye. Birini aradıklarını söylediklerinde 19 adrese baskın yaptılar. Ne olduğu belirsiz bir arama kararıyla onlarca evi bastılar. Dilek’i katlettikten sonra da yalan haber taşıdılar. Bazı gazete manşetleri bunu besledi. Vurulduğu anda vuranın polis olduğu açık belliydi. Tutuklanması gerekiyordu. İki ayrı soruşturma açtılar. Bir tanesi Dilek Doğan ve ailesi hakkında. Hastanedeydi ve ablukaya almak gerekiyordu. Ailesinden kaçırmak, delilleri gizlemek gerekiyordu. Dosyaya ulaşmamızı engellemek için soruşturmayı gizlediler. Sonra polis hakkında bir soruşturma açıldı. Bu da gizlendi.” dedi. 

ANNE AYSEL DOĞAN: POLİS KORKAKTI, PANİKLEYİP KAÇTILAR 

Kızının Cuma günü öldüğünü söyleyen anne Aysel Doğan, konuşmakta zorlandı. Doğan, “Cuma günü kızımı makineden çıkarmışlar. Kızım ölmüş herhalde dedim, doktor başını salladı. Sonra dışarı çıktık, bir şey olmadı dediler. Bütün gün bizi beklettiler. Oyaladılar, bizimle oynadılar. Yavruma ne süsü vermek istiyorlar bilmiyorum. O AKP polisi her şeyi yapar. ‘Sen öldür gel be karartırım diyor’ o adam. Ben onun kirli parasıyla büyütmedim çocuğumu. Kuru ekmekle büyüttüm. Benim çocuğumu evime gelip de vuracak bir hakkı kimse vermez ona. Onu yapamazdı ben bilemedim. Beni vururdu onu vuramazdı bilemedim. Yavrum önüne duramadım senin. Öpmeye kıyamazdım ben onu. O çıksın karşıma niye yapmış söylesin. İçeri atlamasıyla silahın patlaması bir oldu. Havaya ateş etti sandım. Çocuğuma gitmiş. Bir de baktım ayağımın önüne düştü yavrum. Aramaya başlayacaklardı. Kadın polis bekliyorlardı. O anda hızla geldi girdi içeriye vurdu çocuğumu. Ben onun yüzünü tanıyorum. Getirsinler. Getirmezler, o cesaret onlarda yok. Korktular panikledi kaçtılar. Cesaretli insan onu yapmaz. Bu yavruya kıymaz. Yatağından kalkan ceylana kıymaz kimse." diye konuştu. 

AĞABEYİ EMRAH DOĞAN: CENAZEYİ GAZİ’YE GÖTÜRMEYİN DEDİLER, DEVLET ÖLÜLERDEN BİLE KORKUYOR 

Dilek'in ağabeyi Emrah Doğan ise şunları dile getirdi: " Kendi iktidarını korumaya çalışıyor. Yönetemem krizleri var. Bu krizi halkı katlederek atlatmaya çalışıyorlar. Birer birer de düşsek toprağa biz kazanacağız. Dünkü bizi bekletmeleri doktorların suç işlemesidir. Demek ki bu devlet hekimlere de el atmış. Günlerce aileyi beklettiler. Biz ölü de olsa sağ da olsa durumunun nasıl gittiğini asla öğrenemedik. 7 gün boyunca bize hep yalan söylediler. Dün de bize söylediklerinde saatler önce ölmüştü. Hastanız burada yok, öldü morga gönderdik dediler. Adli Tıp önüne gittik, savcıyı bekliyoruz dediler, saatlerce savcı bekledik. Savcı gelmiş otopsi yapılmış bize orda, nereye gömeceksiniz diyorlar. Bizim cenazemize bile saygıları yok. Biz onlara mı soracağız nereye gömeceğimizi? Bizi öldüren o, gelin şurayı göstereyim, uçakla göndereyim, Gazi’ye götürmeyin diyorlar. Devlet ölülerden bile korkuyor. Çünkü kendisi katlediyor bunları."

Son olarak Halk Cephesi adına konuşan İleri Kızılaltun da, "Dilek, Ankara Suruç ve Cizre'dekiler gibi katledildi. Devletin amacı halka diz çöktürmektir. Dilek onlara karşı dik durdu. 'Elinizi kolunuzu sallayarak eve giremezsiniz' dedi" diye konuştu. AKP iktidarının artık bittiğini ifade eden Doğan, mücadelelerinin devam edeceğini belirtti.

Dilek Doğan'ın cenazesinin bulunduğu cemevi üzerinde polis helikopterinin dolaştığı görüldü. 

DİLEK DOĞAN’IN CENAZESİ MEMLEKETİNE GÖNDERİLDİ

Dilek Doğan için yapılan cenaze töreninin ardından yüzlerce yurttaş, Doğan'ın evinin önüne yürüdü. Doğan'ın tabutunun kadınlar tarafından taşındığı yürüyüşte, sık sık "Katil polis hesap verecek", "Dilek'in hesabı sorulacak" sloganları atıldı. Yürüyüşlerini Doğan'ın evinin önünde sonlandıran yurttaşlar, burada Alevi inancına göre dini ritüeller yerine getirildi ve dualar okundu. Kısa bir konuşma yapan Doğan'ın ağabeyi Mazlum Doğan, kardeşinin devlet tarafından katledildiğini belirterek, "Benim adım Mazlum Doğan, katillerin hesabını soracağız" dedi.

Doğan'ın cenazesi memleketi Maraş'a gönderilmek üzere yola çıktı. (İSTANBUL)