Hozat: Demokrasi güçleri ayaklanarak öz yönetimlere sahip çıkmalı
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, tüm aydın ve demokratik çevrelere ve Kürtlere özyönetim ilanlarına sahip çıkma çağrısında bulundu.
22 Aralık 2015
BEHDİNAN - ANF
Kürdistan ve Türkiye’de yürütülen katliam politikalarını destekleyen ve içinde yer alan tüm güçlerin hedef olduğunu belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, tüm aydın ve demokratik çevrelere ve Kürtlere özyönetim ilanlarına sahip çıkma çağrısında bulundu. AKP’ye ait binalara ve yerlere saldırının meşru olduğunu belirten Hozat, “Bu kadar şiddetli katliam ve soykırım karşısında yapılacak olan şey, her yerde mücadeleyi ve direnişi yükseltmek ve her yere yaymaktır” dedi.
MED NUÇE’de yayınlanan ‘Politik Alan’ programına konuşan Koma Civakên Kurdistan (KCK) Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, şu an Türkiye toplumu üzerinde de korkunç bir faşizm ve baskının olduğunu söyledi. Gazeteci ve insan hakları aktivistlerinin de aralarında bulunduğu binlerce insanın AKP hükümetinin keyfi uygulamaları sonucunda tutuklandığına dikkat çeken Hozat şunları belirtti: “Kürdistan’da faşizm olursa, Türkiye’de demokrasi olmaz. Olmadığı da ortadadır. Şu an Türkiye’de toplum üzerinde korkunç bir baskı ve sindirme politikası ve aynı şekilde basın üzerinde de korkunç bir baskı ve sansür var. Gazeteciler ve insan hakları aktivistleri tutuklanıyor. En liberal sınırlarda konuşan, mücadele eden ve tepkisini ortaya koyan insanlar tutuklanıyor, tehditlere maruz kalıyor, linç ediliyor. İnsanlar özgürce yaşayamıyor.”
‘AKP HÜKÜMETİ TÜM TÜRKİYE’DE FAŞİZM UYGULUYOR’
Kürtler üzerindeki inkar-imha politikası sürdükçe Türkiye’de faşizmin asla son bulmayacağını ve toplum üzerinde baskı ve anti-demokratik uygulamaların süreceğini kaydeden Hozat; “Kürtler üzerinde inkar ve imha politikası sürdükçe Türkiye’de faşizm asla son bulmayacak ve Türkiye toplumları üzerinde baskı ve anti-demokratik uygulamalar sürecektir. Şu an yaşanan durum da odur. Kürdistan’da da Türkiye’de de yaşanan faşizmdir. Aynı uygulamalar, farklı yöntem ve biçimde uygulanıyor. Kürdistan’da Kürtler direndiği, buna karşı koyduğu ve mücadele ettiği için korkunç baskı ve katliamlarla karşı karşıya. Fakat Türkiye’de bu politikalar karşısında belli bir sinmişlik, sessizlik ve suskunluk olduğu ve karşısında duran olmadığı için bu politikalar daha rahat sürdürülüyor. Bu anlamda suskunluk sürdüğü müddetçe, faşizm daha da yükselecek ve güçlenecektir. Bunu aşmanın ve kırmanın yolu direnmektir” diye konuştu.
‘İNFAZ VE FİZİKİ KATLİAMLAR GENELLEŞECEKTİR’
Kürdistan’da özyönetim direnişlerine karşı gerçekleştirilen saldırı ve katliamların Kürdistan ile sınırlı kalmayacağına, Türkiye geneline de yayılma tehlikesi olduğuna dikkat çeken Hozat, devamla şunları söyledi: “Bugün Kürdistan’da uygulanan katliam ve soykırım çok kısa bir zamanda Türkiye’de de uygulanacaktır. Bu baskılar farklı kültürel ve inanç topluluklarına, farklı yaşayan liberal ve laik kesimlere ve farklı düşünen toplumsal gruplara dönük genelleşecektir. İnfaz ve fiziki katliamlara da varacaktır. Yani Kürdistan’daki bu durum sadece Kürdistan ile sınırlı kalmayacaktır.”
‘TÜRKİYE METROPOLLERİNDE GENÇLER AYAĞA KALKMALI’
Türkiye metropollerinde yaşayan Kürtlere de çağrıda bulunan KCK Eşbaşkanı, AKP ve AKP’yi destekleyen tüm güçlerin hedef olması gerektiğin belirtti. Türkiye metropollerindeki Kürtlere, özel de gençlere şu çağrıda bulundu: “Türkiye metropollerinde yaşayan milyonlarca Kürt, Türkiye metropollerinde ayaklanmalı ve isyana kalkmalıdır. Türkiye’yi yangın yerine çevirmelidirler. Türk ve farklı etnik kökenli gençlerde aynı şekilde ayağa kalkmalıdır. Hem Kürdistan’da hem de Türkiye’de. AKP’ye ait binalara ve yerlere saldırı meşrudur. Bu anlamda AKP’ye ait her şeyi yakıp yıkmalılar. Kürdistan ve Türkiye’de bu katliam politikalarını destekleyen ve içinde yer alan tüm güçler hedeftir. Bu Kürtlerin ve Kürt gençlerinin meşru savunma hakkıdır. Bu kadar şiddetli katliam ve soykırım karşısında yapılacak olan şey her yerde saldıran güçlere karşı mücadeleyi ve direnişi yükseltmek ve her yere yaymaktır. Bu anlamda Kürdistan ve özellikle Türkiye’de yaşayan Kürtlere, dostlarına ve tüm demokratik çevrelere de Kürdistan’daki bu direnişe ayağa kalkarak ve ayaklanarak sahip çıkmalarını belirtiyorum ve bu temelde çağrı yapmak istiyorum.”
‘BUGÜNKÜ KATLİAMLAR MARAŞ’IN DEVAMIDIR’
19-26 Aralık 1978’de, Türk kontra güçleri ve sivil faşistler tarafından gerçekleştirilen Maraş katliamının 37’inci yıldönümü dolayısıyla da açıklamalarda bulunan Hozat, katliamda yaşamını yitirenleri adı.
“Maraş katliamı birçok yönüyle değerlendirilmesi gereken bir katliamdır. Şu an süren katliamlar da bir bakıma Maraş katliamının bir devamıdır. Bu katliam da yüz yıldır Kürtlere karşı sürdürülen soykırım politikalarının, katliamların bir devamıdır. Maraş katliamının diğer katliamlardan özgünlüğü ve farkı da vardır. Maraş, Güneybatı bölgesi, Tolhildan olarak da adlandırılan bu bölge, PKK’nin örgütlendiği, o dönem açısından en fazla güçlü olduğu, taban bulduğu bir alandı. Bu katliamın bununla çok yakından bağlantısı var. Türk devleti PKK’nin gücünün etkisini kırmak, Kürt Alevilerini PKK’den uzaklaştırmak, bu alanları insansızlaştırmak, Alevi Kürtlerini Türkiye metropollerine, Avrupa’ya göçertmek, bu alanı tamamen Kürt Alevilerinden ‘temizlemek’, geri kalanları asimile etmek, kültürel soykırıma tabi tutmak, toplumu sindirmek için böyle bir katliamı gerçekleştirdi” diyen Hozat, bununla tüm Kürt Alevilere gözdağı verilerek, tehdit edilerek, korkutularak, sindirilerek PKK ile ilişkilerinin koparılmaya çalışıldığını söyledi.
Maraş katliamın bu amaç üzerinden gerçekleştirildiğini söyleyen Hozat, “Çok vahşice faşistler Kürtlere saldırtıldı. Bizzat devlet bu katliamı planladı, uyguladı. Yüzün üzerinde insan yaşamını yitirdi, yüzlercesi ağır yaralandı. On binlercesi göçe zorlandı. Bu alan büyük oranda göçertildi. Avrupa’ya giden Güneybatı Kürtlerinin büyük bir kısmı bu katliamdan sonra Avrupa’ya göç edenlerdir. Bunun üzerinden de korkunç bir asimilasyon ve kültürel soykırım politikası uyguladı” dedi.
‘KATLİAM POLİTİKALARINI BOŞA ÇIKARMANIN YOLU ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNE KATILMAKTIR’
Benzer katliamlar bugün de katlanarak sürdürüldüğüne işaret eden Hozat, Maraş katliamında olduğu gibi bugün de Türk devletinin amacına ulaşamayacağının altını çizdi. Kürt Alevilerin PKK’ye katılımının önünü kesmek için çok sayıda Kürt Alevinin Maraş katliamıyla metropollere ve Avrupa’ya göçe zorlandığını hatırlatan KCK Eşbaşkanı, Kürt Alevilerinin gittikleri metropollerde ve Avrupa’da yeniden PKK’yle buluşarak Türk devletinin Maraş katliamıyla amaçladıklarına ulaşmasını engellediğini söyledi. Bugün sürdürülmek istenen katliam politikasının bu şekilde amacına ulaşmasının engellenebileceğinin altını çizen Hozat şöyle konuştu: “Tamamen bu katliamın amaçladığı şeyi ortadan kaldırmak, etkisiz kılmak için özellikle Tolhıldan, Güneybatı bölgesinde Kürt Alevilerin bu katliam gerçekliğini çok iyi görmeleri ve Türk devleti tarafından amaçlanan şeyi anlayarak, bunu boşa çıkaracak bir yaklaşım ve tutum geliştirmeleri çok önemlidir. Bunun yolu yöntemi ve tarzı bellidir. Özgürlük mücadelesine katılmaktır, mücadele etmektir. Kültürel soykırım politikalarını tamamen boşa çıkarmaktır. Diline, kültürüne, ulusal değerlerine sahip çıkmak ve bunları yaşatmaktır. Bunun yolu da buradan geçiyor. Bu gerçekleşirse bu katliam ve bundan sonra sürecek katliam ve soykırım politikaları tamamen yenilecektir.”