Paris’te on binler Sara, Rojbin ve Ronahi’yi andı
PKK kurucularından Sakine Cansız, Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Üyesi Fidan Doğan ve Gençlik Hareketi Üyesi Leyla Şaylemez, katledilişlerinin 3’ncü yılında Fransa’nın başkenti Paris’te anıldı.
9 Ocak 2016 Cumartesi 16:06
PARİS - ANF
Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in katledilişlerinin 3’ncü yılında anmak için Fransa’nın başkenti Paris’te toplanan on binlerce kişiye hitap eden HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, Paris katliamını kınayarak, ‘’Fransa ve Türkiye bu katliamla suç ortağıdır” dedi.
PKK kurucularından Sakine Cansız, Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Üyesi Fidan Doğan ve Gençlik Hareketi Üyesi Leyla Şaylemez, katledilişlerinin 3’ncü yılında Fransa’nın başkenti Paris’te anıldı. Bir hafta önce Sakine Cansız’ın “Sara-Yaşamım Hep Kavgaydı” isimli belgesel ile başlayan anma etkinlik dizisi, bugünkü yürüyüş ve mitingle sona erdi.
“Em Edalet Dixwazin” şiarıyla yapılan yürüyüşe başta Fransa ve Almanya olmak üzere Avusturya, İsviçre, Belçika, Hollanda gibi ülkelerden on binlerce kişi sabahın erken saatlerinde başkent Paris’e akın etti. Sabahın erken saatlerinde otobüs ve özel araçlarla Paris’e gelen on binlerce Kürdistanlı ve dostları, Gar Du Nord’da buluştu. Buradan Bastille meydanına doğru, ‘’Adalet ve Aydınlık İstiyoruz”, ‘’Katliamın arkasındaki güçler açıklansın” pankartlarıyla yürüyüşe geçti.
Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez, Sêvê Demir, Fatma Uyar, Pakize Nayır, İstanbul’da infaz edilen Şirin Öte, Yeliz Erbay’ın fotoğrafları taşındığı yürüyüşte, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterleri ile PKK, MLKP bayraklarını taşıyan kitle sık sık “ Bijî Serok Apo”, ‘’Bijî Berxwedana Botanê”, “Ben Sakineyim, Leylayım ve Fidanım” gibi sloganlar attı. Yürüyüşün en önünde Doğan ve Şaylemez’in aileleri, KONGRA-GEL Eşbaşkanı Remzi Kartal, KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zubeyir Aydar, KCD-E Eşbaşkanları Dilşah Osman, Murat Ceylan, Kürt kurum temsilcileri, Paris’teki Tamiller temsilcileri, Komünist, Sosyalist parti yöneticileri olmak üzere çok sayıda siyasetçi ve şahsiyetler, yürüdü. Yürüyüş boyunca Silopi, Sur ve Cizre direnişleriyle dayanışma mesajları verildi.
Yaklaşık 6 km kent merkezinde yürüyen Kürtler, saat 13:00’de Bastille meydanına gelerek, burada miting gerçekleştirildi.
‘EN BÜYÜK TERÖRİST AKP’DİR’
Burada bir konuşma yapan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, 9 Ocak 2013 yılında yapılan cinayeti hatırlattı. HDP Eşbaşkanı Yüksekdağ, ”Bu katliam ile onları fizikken aramızdan aldılar. Ancak onların düşüncesi, davası ve mücadelesi bugün Kürdistan’ın 4 parçasında devam ediyor. Kürdistan ve Türkiye halkları için yeni direnişleri sürüyor. Ne biz ne de Kürdistan ve Türkiye a halkları onların çizdiği özgürlük mücadelesinde asla geri durmadık. Bugün dört bir yanda yükselen direniş çığlığı onlara selamımızdır” dedi.
HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, katliamın üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen asıl sorumluların açığa çıkartılmadığının altını çizerek, şunları söyledi: ”Asıl katilleri ortaya çıkarmamak için uluslararası suç çetelelerini kurdular. Türkiye devleti bu katliamdaki sorumluluğunun üstünü örttü. Ve Fransa devleti de buna ortak oldu. Bu iki devlet katliam üzerinden suç ortalığı yaptı. Bunun üzeri ne kadar kapansa da gerçekler bizim nazarımızda o kadar açıktır. Suçlular ayan beyan ortadadır. Dün bize bu katliamı dayatanlar, bugünde aynı zihniyettir. Türkiye’deki Saray iktidarı, Paris katliamının da bugün Kürdistan’da katledilen 350 sivilin de katilidir. Biz bu gerçeği her yerde haykırmaya devam edeceğiz.”
Barış sürecine de değinen Yüksekdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: ”Sayın Abdullah Öcalan öncülüğünde geliştirilen daha sonra devlet tarafından sekteye uğratılan barış süreciyle birlikte Kürdistan ve Türkiye’de katliamlar başladı. Paris katliamı da bizim için bir komplodur. Barış süreci sekteye uğratılmak istenmişti. Ama Öcalan bütün bu komplolara rağmen geri adım atmadı ve ısrarcı oldu. Bizler bu 3 kadın arkadaş şahsında bütün katliamların açığa çıkartılma mücadelesini verirken bir taraftan da demokratik çözüm sürecinin devamının sağlanması için mücadele verdik. Biz o zamanda söyledik, bu dava aydınlanmasa darbe mekanizması devreye girer. Nitekim öyle de oldu. Bugün bize göre en büyük terörist AKP ve Türkiye devletidir. Başka yerde aramaya gerek yok. Çünkü Kürdistan ve Türkiye’de yapılan bunun göstergesidir.”
‘DOĞAN HER ÇOÜCUĞUN İSMİ SARA, ROJBİN VE RONAHİ’DİR’
KONGRA-GEL Eşbaşkanı Remzi Kartal, Kürt halkı Kürdistan ve Paris’te 3 kadın için ayakta olduğunu belirterek, şunları söyledi: ”Paris katliamı ile Kürt kadın hareketi vurulmak istendi. Ancak bu düşman çok akılsızdır. Çünkü bunlar Kürt özgürlük hareketini anlamış ve çözmüş değiller. Kürtler 3 yıldır doğan her çocuğa Sara, Rojbin ve Ronahi ismini koyuyor. Binlerce Sakine, Leyla ve Fidan doğdu. Bugün 4 parça Kürdistan’da bu 3 kadının direnişi sürüyor. Kürt halkı bu cinayetin hesabını soracaktır. Direnerek, arkadaşlarımızın intikamını alacağız. Başkan APO başlangıçta ‘3 kadın arkadaşımızın intikamı Kürdistan’ın özgürlüğüyle gerçekleştireceğiz’ demişti. Biz burada bir kere daha onlara sesleniyoruz: Bu zihniyetin sonunu getireceğiz. Bütün şehitlerimizin intikamını alana kadar mücadelemiz sürecektir. Katilleri çok iyi tanıyoruz. O çocuk öldürenleri iyi tanıyoruz. Dönemin başbakanı Erdoğan halkımızın katilidir. Kürt kadını bugün Şengal’de, Rojava ve Kuzey Kürdistan’da öncü güç olarak direnmektedir. Kuzey Kürdistan özerklik için direniyor. Bu Saraların yarattığı mücadelenin sonucudur.”
Kuzey Kürdistan’da devam eden özerkliğe de değinen KONGRA-GEL Eşbaşkanı Kartal, ”Silopî’de 3 kadın katledildi. Paris katliamı benzer bir katliamdır. Kürt halkı özerlik direnişini ortaya koyuyor. Düşman sunu iyi bilmeli, Kürt anaları savaşa öncülük ediyor. Analar kendi elleriyle çocuklarını savaşa gönderiyor kendi geleceği için. Annelerin direndiği bir yerde mutlaka zafer olacaktır.’’
Remzi Kartal, katliamın aydınlatılması için de Fransız hükümetini göreve çağırdı.
‘DAVA BU YIL BAŞLAYACAK’
Davanın avukatlarından Sylvie Boitel ise davayla ilgili bilgi verdi. Boitel Fransa’da davaların geç sürdüğünü belirterek, şunları söyledi: ”Dava araştırması geçtiğimiz yıl Ağustos ayında sona erdi. Şuanda o aşama tamamlanmıştır. Dava bu yıl açılacak. Ancak ne zaman olacağına dair bizim de bilgimiz yok.”
Avrupa Sol grubu adına Eric Coudray de Avrupa Parlamentosu Milletvekili Jean-Luc Melenchon adına selamlar getirdiğini belirterek, ”Fransa, Türk devleti DAİŞ’e açık bir şekilde destek vermesine rağmen Türkiye ile ilişkilerini kesmemiştir. DAİŞ’e karşı savaşan Kürtlere yeterince destek vermeyen Fransa Cumhurbaşkanının yaklaşımını eleştiriyoruz” diye konuştu.
Fransa Komünist Parti adına yapılan konuşmada ise Kürt halkıyla dayanışma mesajı verilerek, 3 yıldan bu yana açığa çıkarılmayan Paris katliamının asıl sorumlarının Fransız hükümeti tarafından bulunması gerektiği vurgulandı. Konuşmada, katliamın Fransız hükümeti için utanç verici olduğu belirtildi.
KCD-E Eşbaşkanı Dilşah Osman, Sosyalist Kadınlar Birliği adına Esma Demir de birer konuşma yaparak, katliamın aydınlatılması çağrısında bulundular.