Avukatların Cizre raporundan: Envanter dışı silahlar, memesi kesilenler, ezilerek öldürülenler...
Cizre'de sokağa çıkma yasağı hâlen kısmi olarak devam ediyor
Sokağa çıkma yasakları ve çatışmaların ardından incelemelerde bulunmak için Cizre’ye giden Özgürlükçü Hukukçular Derneği, Mezopotamya Hukukçular Derneği, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı ve Asrın Hukuk Bürosu'ndan avukatlar, ön inceleme raporunu yayımladı. Raporda; "bazı cesetlerin yakıldığı, gözleri çıkarılmış bedenlerle, başsız cesetler görüldüğü" ifade edildi. Çatışmaların yaşandığı bölgede yer alan bazı evlerde, "kadınların iç çamaşırlarının ortaya atıldığı, kullanılmış prezervatiflere rastlandığı, bodrumdan çıkarılan cenazelerle ilgili yapılan otopsi raporlarındaki ifadeye göre ‘envanterde olmayan silahların' kullanıldığı" belirtildi.
"Kadınlar, çocuklar, cenazelere dönük keyfi ve kötü muamele", "Cizre’ye girişte ve Cizre içinde karşılaşılan keyfi uygulamalar", "Cizre halkının bombardıman, yıkım ve tehdit fiilleriyle ve gıda, elektrik, su, ısınma gibi temel ihtiyaçları karşılanamaz hale sokularak göçe zorlanması", "Sağlık hizmetlerinin sunumu ve sağlığa erişimin engellenmesi", "Göç edenlerin eve döndüklerinde karşılaştıkları görüntüye dair tanıklıklar" ve "Bodrum katliamları" başlıklarına ayrılan raporda, 14 Aralık 2015 tarihinde başlayan ve hâlen kısmi olarak devam eden sokağa çıkma yasağı dönemine dair tespit ve iddialar yer alıyor.
Memesi kesilmiş kadın bedenleri
Raporda, "15 yaşında bir kadının gözlerinin çıkarıldığı, bedeninin parçalandığı, öldükten sonra yakıldığına" işaret edilirken, bazı kadın cenazelerinin memelerinin kesildiği vurgulandı.
Hamileler evde doğum yapmak zorunda kaldı
Cizre’de yaşayan hamile kadınların büyük bölümünün evde tıbbi olanaklardan mahrum bir şekilde doğum yapmak zorunda kaldığı, bu nedenle bebeklerin bir kısmının ölü olarak dünyaya geldiği anlatılan raporda, çatışma ortamının yarattığı travmatik hâle bağlı olarak düşük oranında ciddi artış olduğu belirtildi.
‘Soba dumanı nedeniyle evler hedef alındı’ iddiası
Raporda, "ilçedeki elektrik, su hizmetlerinin tamamen kesildiği, 1200’ü ağır olmak üzere 10 bin ev ve işyerinin hasar gördüğü, karargâha çevrilen evlerin içindeki eşyaların kullanılamaz hale getirildiği" de ileri sürüldü. Rapora, ısınmak için yakılan sobalardan çıkan dumanın güvenlik güçlerince bacası tüten evin hedef alınmasına neden olduğu iddiası da yansıdı.
Kullanılmış prezervatifler
Polis Özel Harekât ve Jandarma Özel Harekât’ın konuşlandığı bazı evlerde kadın iç çamaşırlarının yerlere atıldığı ve kullanılmış prezarvatiflerin bulunduğu şu ifadelerle rapora girdi:
“Birçok evde, kadın iç çamaşırlarının bulundukları yerden çıkarılarak yerlerde sergilenmiş halde bulunduğu görülmüştür. Yine, ortalıkta birçok kullanılmış prezervatife rastlanmıştır. Bu evlerde en çok görünen duvar yazıları ise ‘kızlar geldik’, ‘biz geldik, siz yoktunuz’ gibi tehditkâr yazılardır. Başka bir dairenin kapısında ise ’fıstığın evi’ yazılıdır.”
Cenazelere kötü muamele
Raporun cenazelere yönelik kötü muamele yapıldığı, bazı kişilerin araçlarla ezilerek öldürüldüğü, ağır cisimlerle kafalarının ezildiği, başsız bedenlerin bulunduğu kısmı da şöyle:
“Bodrumlardan çıkan ölü bedenlerin büyük bir çoğunluğu yanmış halde bulunmuştur (Otopsi raporlarına göre, bazı bedenlerin kafaları kesilmiş, gözleri çıkarılmış, tüm vücudunda kesik ve kırıklar bulunan veya sadece başı kesik bedenler bulunmaktadır) ‘Farklı’ (kimyasal olduğu ima edilen) bir madde ile yakıldıkları yönünde yaygın iddialar var ise de; teknik incelemeye ihtiyaç duyan bu iddiaya dönük yargı makamlarına yapılan başvurular sonuç vermemiştir. Bugün itibariyle, hâlen insanların ölü bedenlerinin kokusunun duyulduğu bodrumlardan çıkarılan cenazelerin bazıları çocuk yaştakilere aittir. Tüm kemikleri kırılmış, iç organları paramparça hale gelmiş, yanakları ezilerek çıkarılmış insan bedenleri, bodrum dışında ağır bir cisim ya da araçla ezildikleri izlenimi vermektedir.”
Envanterde olmayan silah mı kullanıldı?
Üç ayrı binanın bodrum katından 167 cenazenin çıkarıldığı belirtilen raporda, cenazelere ilişkin otopsi raporlarında yanmış cesetlerin ölüm nedenine "bilinemeyen sebeple ölümün gerçekleştiği", silahla ölenler için "envanterde olmayan silahlarla öldürmelerin gerçekleştiği", üzerinden araç geçirilerek öldürüldüğü değerlendirilen yaralıları için de "kesin ölüm sebebi belirlenmedi" gibi ifadelerin yer aldığı da belirtildi.
"Avukatlar tehdit edildi"
Avukatların infaz iddiasının olduğu bir evin önüne geldiklerinde sivil giyimli kişiler tarafından tehdit edildiği de rapora yansırken, ilçeye girmek isteyen herkesin arama ve kontrol noktalarında kimi zaman saatleri bulan sürelerle bekletildiği ifade edildi.
Raporun tamamını okumak için tıklayın