Komünist Başkan: Hükümet seçimleri askıya alıyor
HAYRİ DEMİR / 7 Nisan 2016
ANKARA (DİHA) - Hükümetin "Çöktürme Planı" kapsamında DBP'li belediyeleri hedef alarak, milyonlarca seçmenin iradesini gasp etme girişimine bir tepki de Türkiye'nin ilk "Komünist Başkanı" olarak anılan Dersim Ovacık Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu'ndan geldi. Maçoğlu, hükümetin bu girişiminin seçimlerin meşrululuğunu tartışmaya açacağının altını çizerek, seçilenlerin halka rağmen görevden alınmasının halkta kabul görmeyeceğini ifade etti.
AKP, devreye koyduğu "Çöktürme Planı" kapsamında milyonlarca kişinin oylarıyla seçilen belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasının önünü açacak yasal düzenlemeyi yakın zamanda yürürlüğe koymaya hazırlanıyor. AKP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, görevden alınan belediye başkanlarının yerine kayyum benzeri atama yapılması için taslak üzerinde çalıştıkları itirafının ardından bir kez daha DBP'li belediye eşbaşkanlarını görevden alınması konusu da gündeme geldi. Şu ana kadar 18 DBP'li belediyelerin eşbaşkanları görevden uzaklaştırılırken, halen 15 belediye eşbaşkanı da tutuklu bulunuyor.
DBP'li belediyelerin hedefe alınması ve kayyum ataması tartışmalarına bir yanıt da, özgün yönetim yaklaşımları, arazileri mülkleştirerek tarıma açan, oradan gelen gelirle öğrencilere burs verme gibi yöntemlerle ön plana çıkan ve Türkiye'nin ilk "Komünist Başkanı" olarak anılan Dersim Ovacık Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu'ndan geldi.
Konuya ilişkin DİHA'ya değerlendirmelerde bulunan Maçoğlu, hükümetin halkın kendi seçmiş olduğu belediye başkanlarının görevden alma gibi bir yetkisinin olamayacağını söyledi. Halkın yerel yönetimlerde kendi oylarıyla seçtiği bir belediye başkanının olmasını istediğini belirten Maçoğlu, bunun aksi tutumların da halk tarafından kabul görmeyeceğine dikkat çekti.
Seçimlerin meşruluğu kalmaz
"Bu hiç kimsenin kabul etmeyeceği bir durumdur" diyen Maçoğlu, böylesi bir girişimin hiç kimseye faydası olmayacağına vurgu yaptı. Maçoğlu, hükümetin hazırlığını yaptığı yasal düzenlemenin yürürlüğe girmesinin seçimlerin askıda kalması ve meşrululuğunu da tartışmaya açacağına dikkat çekerek, böyle bir düzenlemeyi de kabul etmeyeceklerini söyledi.
'Seçilen yerine atama toplumda kabul görmez'
Belediye başkanlarının görevden alınması durumunda atanacak olan görevlinin halk bağının kopuk olmasının kaçınılmaz olacağına işaret eden Maçoğlu, "Toplumun reddi söz konusu olur. Toplumun seçtiğinin dışında bir seçenek kendilerine dayatılmış olacak. Kendi iradesinin yok saymak olur. Buna karşı dirençte güçlenir. Ben bir birey olarak da seçtiğim, belediye başkanı olarak seçtiğim kişinin birileri tarafından görevden alınmasını doğru bulmam. Düşünce ve fikir özgürlüğü üzerinden seçilen birini görevden alma ve yerine atama yapma hiçbir şekilde toplumda karşılığı da olmaz" diye konuştu.
Maçoğlu, DBP'li belediyelerin araçlarına el konulması gibi halka hizmet götürülmesinin engellemesine dair girişimlere de tepki göstererek, bu tür bu girişimlerin her dönem denendiğini ancak sonuçsuz kaldığını ifade etti ve şöyle devam etti: "Çalışmaları baskıyla engellemek kim olursa olsun doğru değildir. Bu meşru da değildir. Belediyelere yönelmek, onların hizmetlerine yönelmek gibi girişimler de doğru değildir."
18 belediye eşbaşkanı görevinden uzaklaştırıldı
AKP'nin savaş konseptini derinleştirmeye başladığı Temmuz 2015'ten bu yana Hakkari ve Batman ile birlikte 18 ilçenin belediye eşbaşkanı, İçişleri Bakanlığı kararıyla görevden uzaklaştırıldı. Cizre, Silopi, Çatak, İpekyolu, Erciş, Edremit, Özalp, Diyadin, Eruh, İkiköprü, Beşiri, Sur, Silvan, Suruç, Nusaybin, Yüksekova belediye eş başkanları çeşitli tarihlerde görevlerinden alındı. İçişleri Bakanlığı kararı belediye eş belediye başkanlarının görevden alınmalarına ise "özyönetim ilanlarının yapıldığı basın açıklamalarına katılmak" gerekçe gösterildi. Aynı gerekçeyle 24 belediye meclis üyesi de görevlerinden uzaklaştırıldı.
Gerekçe 'devletin birlik ve bütünlüğünü bozmak'
Ağustos 2015'ten bu yana 58 belediye eşbaşkanı gözaltına alındı. Büyük bir bölümü tutuklanırken, halen çeşitli cezaevlerinde 15 belediye eşbaşkanı tutuklu bulunuyor. Lice, Özalp, Iğdır, Tuzluca, Hoşhaber, Erciş, Mazıdağı, Silopi, Derik, Diyadin, Bulanık, Dargeçit ve Hakkâri belediye eşbaşkanları çeşitli tarihlerde tutuklandı. Tutuklanan ve gözaltına alınan belediye eş başkanlarının neredeyse tümü hakkında açılan soruşturma ve davalar TCK'nin 302.'inci maddesine kapsamında "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak" gerekçe gösterilirken, haklarında ağırlaştırılmış müebbet isteniyor.
Tutuklu bulunan belediye eşbaşkanları
Halen tutuklu bulunan belediye eş başkanları ise şöyle: Lice Belediye Eşbaşkanı Harun Erkuş, Van Özalp Belediye Eşbaşkanı Handan Bağcı, Iğdır Belediye Şaziye Önder, Iğdır Tuzluca Belediye Eşbaşkanı Mehmet Gültekin, Iğdır Hoşhaber Belediye Eşbaşkanı Ali Çam, Erciş Belediye Eşbaşkanı Diba Keskin, Mazıdağı Belediye Eşbaşkanı Ali Özkan, Silopi Belediye Eşbaşkanı Emine Esmer, Derik Belediye Eşbaşkanları Abdulkerim Erdem ve Sabahat Çetinkaya, Ağrı Diyadin Belediye Eşbaşkanı Hazal Aras, Hakkari Belediye Eşbaşkanları Dilek Hatipoğlu ve Nurullah Çiftçi, Bulanık Belediye Eşbaşkanı Rahmi Çelik ve Dargeçit Belediye Eşbaşkanı Zeynep Zipçik.
Belediye meclis üyeleri ve çalışanları da hedefte
Belediye eşbaşkanları gibi belediye meclis üyeleri ve belediye personelleri de AKP'nin devreye koyduğu siyasi soykırım operasyonlarından nasibini aldı. Ağustos 2015'ten bu yana 81 belediye meclis üyesi gözaltına alınırken, bunlardan 35'i halen tutuklu bulunuyor. Onlarca belediye çalışanı da çeşitli gerekçelerle gözaltına alınarak, tutuklandı.
(rp)