Uçak kullanıyor kimyasal atıyor

Sömürgeci Türk devletinin soykırım saldırılarına karşı YPS öncülüğündeki halk direnişinin 72. gününe girdiği Nusaybin’de şiddetli çatışmalar devam ediyor.

DİHA’ya göre Mêrdîn’in (Mardin) Nisêbîn (Nusaybin) ilçesinde, Cuma gecesi Abdulkadirpaşa ve Fırat Mahallesi’nde devlet güçleri ile YPS ve YPS-Jin üyeleri arasında şiddetlenen çatışmalar, sabah saatlerine dek sürdü. 

Yoğun bombardıman yapıldığı ilçede sabaha dek şiddetli patlamalar meydana geldi. Patlamalar nedeniyle onlarca ev ve işyeri ağır hasar görürken, ilçedeki yoğun zırhlı araç hareketliliği de dikkat çekti.

Kentte sabah erken saatlerinde farklı illerden gönderilen yeni birliklerin yanı sıra çok sayıda zırhlı araç sevkiyatı yapıldı. Direniş mahallelerine girmeye çalışan JÖH elemanları ile YPS ve YPS-Jin arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Çatışmalarda 2 JÖH elemanı öldü. 

Türk savaş uçakları önceki gün saat 15.45’te Nisêbîn’in Fırat Mahallesi’ni bombaladı. Bombalama anını Nisêbîn’in karşı tarafından bulunan Qamişlo kentinde “Sessizliğe Hayır” kampanyası kapsamında haber takibi yapan gazeteciler görüntüledi. 

Bombardıman ardından Fırat ve Zeynel Abidin mahalleleri arasında bulunan bölge fosfor bombası olduğu belirtilen bombalarla vuruldu. Yapılan bombardıman ardından birçok noktada şiddetli patlamalar meydana gelirken, çok sayıda JÖH elemanı yaralandı.

Dün de Abdulkadirpaşa Mahallesi Kanarya Sokak’a girmeye çalışan JÖH ile YPS ve YPS-Jin arasında çıkan çatışmada 3 JÖH elemanı ağır yaralandı. 

 

YPS de açıkladı

YPS Genel Koordinasyonu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türk savaş uçaklarının Nusaybin’i bombaladığı teyit edildi. Ayrıca kimyasal silahlar kullanıldığına işaret edilerek, şu emareler aktarıldı: “Kullanılan bu silahlar sonucunda insan vücudunda yanıklar meydana gelmekte ve çok ağır bir koku yaymaktadır. Tank, havan, obüs, fosfor ve ağır silahlarla Şehit Gelhat ve Elika mahalleleri yoğun olarak bombalanmaktadır.”

YPS, Türk güçlerinin etrafını 400 metre etkileyen füzeler ve kimyasal silahlar kullandığını dünkü açıklamasında yineledi.

Diğer detaylar ise şöyle:

*  17 Mayıs günü Şehit Gelhat Mahallesi’ne zırhlı araçlarla girmek isteyen Türk güçlerine müdahale edildi. Burada 1 Kobra tipi zırhlı araç imha edilirken 1 Ejder tipi zırhlı araç da darbelendi. Burada en az 3 JÖH/PÖH elemanı öldürüldü.

* 17 Mayıs günü Elika Mahallesi’ne 2 zırhlı araçla girmek isteyen Türk güçleri vuruldu, burada 1 zırhlı araç darbelenirken 1 Ejder’i kullanan PÖH elemanı da öldürüldü.

*  18 Mayıs günü Elika Mahallesi’ne girmek isteyen Türk devlet güçlerine sabotaj eylemi yapıldı; 1 Kobra imha edilirken yanındaki Kobra da darbe aldı. Burada en az 3 Özel Harekatçı öldürüldü.

*  Aynı gün 2 kepçe, evleri yıkmak isterken vuruldu. 1 operatör ölürken diğeri kepçeyi bırakıp kaçtı. Her 2 kepçe de yakıldı, enkazları denetimdedir.

*  21 Mayıs günü Şehit Gelhat Mahallesi’ne zırhlı araçlarla girmek isteyen Saray çeteleri elemanlarına yönelik eylemde 1 tank ve 1 kepçe darbelendi.

*  Aynı gün 1 kepçe 1 zırhlı araç da yine mahalleye girmek isterken vurularak darbelendi.

*  Türk güçleri bir evde konumlanırken birimlerimizce vuruldu; 2’si öldü, 1’ de yaralandı. 

*  Bunların cenazelerini kaldırmak isteyenlere de sabotaj eylemi yapıldı. Patlamadaki ölü ve yaralı sayısı çok olmakla birlikte netleştirilemedi.

*  19 Mayıs’ta birimlerimiz 1 keşif uçağı düşürdü. Bu keşif uçağında mesafe ölçme cihazı ve uçakları koordine etme cihazı bulunuyor.

* 18, 19 ve 20 Mayıs’taki çatışmalarda YPS savaşçıları Mizgin Gever (Kübra Aba/Mersin doğumlu), Kendal Qoser(Abdülselam Değer) ve Tekoşin Amed (Kader Uzanga/Antalya doğumlu) şehit düştüler. 

 

 HABER MERKEZİ

 

 

---

 

 Şırnak’ta da kimyasala sığındı

 

 

71 gündür Şırnak’a tüm savaş unsurları ve silahlarıyla saldıran Türk devleti, uçakları da devreye soktuktan sonra kimyasal da kullanmaya başladı. Buna rağmen direniş devam ediyor ve Türk güçleri kayıp veriyor.

 

 

Erdoğan yönetimindeki sömürgeci Türk devletinin Şirnex’teki (Şırnak) soykırım saldırıları, 71. gününde.

DİHA’ya göre Cuma gecesinden dün öğle saatlerine kadar yaşananlar şöyle: Cuma gecesi çatışmaların yoğunlaştığı Bahçelievler Mahallesi’ne yönelik top atışları yapmak isteyen 1 tank ile tankın korumasını yapan 1 Kobra tipi zırhlı araç, YPS ve YPS-Jin savaşçıları tarafından roketlerle vuruldu. Mahallede birçok noktada şiddetli çatışmalar devam ederken, iki ayrı binanın terasına yerleştirilen doçka silahı mevzileri de vuruldu.

Gazipaşa, İsmet Paşa ve Aydınlıkevler mahallelerindeki çatışmaları ise devam etti. Cumhuriyet Mahallesi’nde bazı evlerin ateşe verildi. 

Ayrıca Yeni Mahalle ve Bahçelievler mahalleleri arasında bulunan Karayolları Bakım Merkezi de ağır silahlarla bombalandı.

Kentin birçok noktasında şiddetli çatışmalar devam ederken devlet güçlerinin kentin etrafındaki yüksek binalara astıkları bayrakların, Türkmedyası tarafından tarafından “halk evlerine bayraklar asıyor” şeklinde haberleştirilmesi ise dikkat çekti. Söz konusu bölgelerde bulunan yurttaşların tamamına yakını önceki günlerde devlet güçlerince zorla evlerinden çıkartılmıştı.

Gece boyunca yer yer çatışmalar yaşanırken, sabaha karşı ise Bahçelievler ve Yeni mahalleleri obüslerle bombardımana tutuldu. Bahçelievler Mahallesi civarında 1 tank darbelendi. Tankın darbelenmesi ile birlikte mahalleye girmeye çalışan Türk güçleri geri çekildi. 

Bahçelievler Mahallesi’nde şiddetli çatışmalar devam ederken, çatışmanın yaşandığı bölgede ambulans hareketliliği olduğu gözlendi. 

 

Fosfor bombası mı?

Şiddetli çatışmalar devam ederken, saat 22.00’den itibaren gökyüzünü kentin tüm mahallelerine yayılan bir duman tabakası kapladı. Kentin semalarından uçakların alçak uçuş yapmasından sonra kentin değişik yerlerinden açık renkli dumanlar yükselmeye başladı. Söz konusu keskin kokulu duman kentin uzak noktalarında da hissedilebildi.

 

Kimyasal emareleri

Yaklaşık iki saat boyunca kentin uzak noktalarında dahi kokusu ve etkisi hissedilen dumana ilişkin bilgi veren mahallelerdeki yurttaşlar, keskin kokusu ile boğazı yakan, göz yaşartan ve mide bulantısına neden olan gazın etkisinin uzun süre geçmediğini belirtti.

Yurttaşlar ayrıca açık renkli bir duman yayan gazın İsmet Paşa ve Cumhuriyet mahallelerinde belli noktalara atıldığını ve kimyasal olduğuna dikkat çekti. 

Yurttaşların verdiği bilgiler devlet güçlerinin “fosfor bombası ya da benzeri kimyasal kullanıldığı” iddialarını güçlendiriyor. 

YPS Genel Koordinasyonu gün içerisinde yaptığı açıklamada, Nisêbîn’de (Nusaybin) olduğu gibi Şirnex’te de fosfor bombalarının kullanıldığını duyurmuştu.

Kentin semalarında savaş uçakları dolaşmaya devam etti.

 

Şiddetli çatışmalar

Cumartesi gecesinden itibaren Yeni ve Bahçelievler mahalleleri, çevresine yerleştirilen zırhlı araçların üzerindeki ağır silahlarla mahalleler tarandı.

Yeni Mahalle’de Karayolları Bakım Merkezi civarında ise şiddetli çatışmalar günlerdir devam ediyor. Bölgede birçok ev devlet güçleri tarafından ateşe verildi. Mahalle ara ara obüslerle de vuruldu.

Çatışmaların yoğun bir şekilde devam ettiği Bahçelievler Mahallesi’nde ise mahalleye girmeye çalışan 1 Kobra tipi bir zırhlı araç YPS/YPS-Jin savaşçıları tarafından vuruldu. Kullanılamaz hale gelen araçta en az 1 özel harekâtçı öldü. Öle ve yaralılar, ambulanslarla 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı’na götürüldü.

Aracın vurulmasından sonra mahalleye yönelik dört koldan saldırı başlatıldı. Şiddetli çatışmaların yaşandığı mahallede dumanlar yükseldi.

Kent ve kırsalında ise gece boyu İnsansız Hava Aracı (İHA) ve helikopter hareketliliği gözlendi.

 

Kontralar evleri yağmalıyor

Türk güçleri evleri yıkıp yakarken korucu kontralar da saldırılar içinde yer alarak, yıkılan evleri yağmalıyor.

Özellikle Qesirgê (Kasrik) beldesinden operasyonlara katılan korucuların yağmaladıkları eşyaları kamyonlarla çıkarttığı öğrenildi. Taşınan bir kamyon polis kontrol noktasında yakalandı. Korucular daha öncede Cizîr’de (Cizre) devam eden kuşatma sırasında evleri yağmalamıştı. 

 

JÖH/PÖH havyar istiyor

Kentteki Türk güçleri, yemeklerini beğenmediklerini sosyal medya üzerinden paylaştı. Soykırım saldırıları başlayınca Erdoğan’ın “havyarla besliyoruz” dediği özel harekatçılar yemeklerini beğenmiyor. Kentte Kürt kamu çalışanlarını hedef gösteren “@Tweet_Guneydogu” ve özel harekatçıların hesabı “@pohjoh02” isimli hesaplarda yapılan paylaşımlarda Şirnex Valisi Ali İhsan Su ve 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanı hedef alındı.

Vali Su’nun otelde konakladığını, tümen komutanının ise “viskisini yudumladığını“ yazan hesaplar, kendilerinin ise kahvaltısız bırakıldığını söyledi. “Vitaminsiz kaldıklarından” yakınan JÖH/PÖH elemanları, “Vallahi billahi şuan gerekli vitamini almadığı için hasta olanlar var. Milletin çoğu yemeğe de inmiyor kimsenn sesini çıkardığı da yoktur” dedi. 

Vali Su’yu “Şırnak Valimiz otelde konaklıyor. Otelde konaklayacağına okullar bölgesine gelsin personelinin halini görsün. Devletin imkanı bir tek bize kısıtlı“ tweetiyle seslenen JÖH/PÖH’ler tümen komutanın ise “viski yudumladığını“ söyleyerek, “Kimisi tümende viskisini içer kimisi havuzda kimisi bilmem nerede tamam ölmek öldürmek için buradayız. Eksiklikleri görmezden gelmeyin” diye yazdı.

 

İslam için de savaşıyorlarmış

Periscope programı üzerinden de önceki gece yayın yapan iki özel harekatçı, okul veya yurt benzeri bir mekanda yataklarına uzanmış halde viski içerek halka ağza alınmayacak küfürler savurdu. İçi kadehlerini tokuşturan özel harekatçıların, 37 dakikalık yayın sırasında, imam hatip mezunu olduklarını ve “İslam için savaştıklarını” söylemeleri dikkat çekti. 

Özel harekatçılardan Karadenizli olmakla övünen Samet Şahin, kaldıkları yerin çok kötü olduğunu söyleyerek, kapılarına taktıkları battaniyeyi gösterdi ve küfürler etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir süre önce Cizîr’deki özel harekatçıların kumanya talebine ilişkin kullandığı, “Havyar bile isterlerse göndermek gerekir” sözlerini hatırlatan özel harekatçı, “Havyar gönderin havyar. Canımız çekti. Viskinin yanında iyi gider” dedi. 

 

Türk ordusuna mübahmış!

Görüntülerde silahlarını da gösteren özel harekatçılar Cizîr halkına hakaretler savurdu. Bir izleyicinin Berat Kandili’nde içki içmelerinin dinen yasak olduğunu yazması üzerine özel harekatçı, bunun dinen doğru olmadığını ancak “Türk ordusuna her şeyin mübah olduğunu” söyleyerek yanıt verdi. 

Yayın, odaya başka özel harekatçıların girmesi ile son buldu.

 

YPS’nin açıklaması

YPS Genel Koordinasyonu, Şırnak’taki çatışmalarla ilgili şu bilgileri verdi:

*  Türk işgal güçleri Gazipaşa, İsmet Paşa, Cumhuriyet, Aydınlık evler mahallelerinde Doçka, A-4, A-6 ve fosfor silahları, aynı zamanda tank, obüs ve biber gazı kullanarak saldırmaktadır. 

*  20 Mayıs günü Cumhuriyet Mahallesi’nde bir binada konumlanan Türk devlet güçlerine yapılan eylemde ölü ve yaralıları olmakla birlikte sayısı netleştirilemedi.

*  20 Mayıs günü Bahçelievler Mahallesi’nde 1 Kobra zırhlı araç, birimlerimiz tarafından ağır silahlarla vurularak darbelendi.

*  19 Mayıs günü Bahçelievler Mahallesi’ne girmeye çalışan 1 kepçe imha edildi; operatörü öldürüldü. Yardıma gelenler de orta ve ağır silahlarla vuruldu ve 1’i öldürüldü, çok sadıya da yaralıları oldu.

*  20 Mayıs günü Bahçelievler Mahallesi’nde Kirpi’den inen Türk işgal güçleri vuruldu; 1’i öldürüldü.

*  Aynı gün birimlerimiz, mevzilerini hedef aldı; 1 SPG-9 silahı imha etti.

*  1 tank mahalleye girmek isterken roketle vuruldu ve geri çektirildi.

* 21 Mayıs günü sabahı Türk güçlerinin tuttuğu mevziler vuruldu; 1’i öldürüldü, bir ağır silahları imha edildi. Olay yerine gelen 1 tank da imha edildi.

*  21 Mayıs günü Aydınlıkevler ve İsmet Paşa arasında 1 Kobra darbelenince geri çektirildi. 

* Aynı gün ilerlemek isteyen Türk işgal güçlerine müdahale edilidi; 1’i öldürüldü; bir noktayı kaçarak terk ettiler.

*  1 Kobra mahalleyi taramak isterken silahı imha edildi; darbe alan araç geri çekildi.

* YPS savaşçıları Xoşmer Cudi (Şehmus Özcan) ve Tekoşer Nusaybin (Birkay Ürmez) şehit düştü. 

 

20 gün demişlerdi

 

Kentte büyük bir direniş devam ederken, diğer taraftan da saldırılar nedeniyle evlerinden göç eden yurttaşlar kentin etrafına konuşlanmış durumda. Bu alanlarından biri olan Afet Evleri Mahallesi’nde kent bir ayna gibi karşıdan görünüyor. 

Güne top sesleriyle uyanan yurttaşların bir kısmı günlük ihtiyaçlarını giderirken bir kısım yurttaş ise kenti izleyerek gününü geçiriyor. Bir taraftan topların patladığı, bir taraftan da helikopterlerin gidip geldiği kenti izleyenlerden iki kişi de, Meryem Bektaş ve Emine Galip. 60 yaşlarında olan iki kadın gözyaşları içinde yakıp yıkılan kentlerini izliyor. Beyaz başörtüleri üzeri çiçekli Şirnex’e özgü beyaz elbiseleri ile oturan, bir an olsun kentten gözlerini ayırmayan Bektaş ve Galip, kentlerin yaşadığı yıkımdan artık kapkara bir hal aldığını söylüyor. Emine Galip, hangi yakınlarının kentte kaldığını anlatmasa da gözyaşları içinde, “Ben kalmayın dedim ama beni dinlemediler” diyor gözyaşlarını yazmasıyla silerken.

Bektaş ve Galip, “Şirnex’te yasak ilan edildiğinde ‘20 gün dayanmaz’ dediler ama şimdi bakıyoruz da 6 ay boyunca direnebilir” diyor. Her gün kenti buradan izlediklerini ve top seslerini dinlediklerini söyleyen iki kadın, yasak başlayınca eşyalarının bir kısmını traktöre doldurarak buraya gelip yerleştiklerini anlatıyor. 

İçeride kalmayışlarını Meryem Bektaş, şöyle aktarıyor: “Biz kalamadık içeride komşumuzu kapısında öldürüp ‘Terörist’ dediler. Şimdi ben de çocuklarına dedim; ‘Gidelim yoksa bizi öldürüp teröristtir’ diyecekler. Biz çıkarken dedik 10 gün dışarıda kalacağız ama olmadı.”

 

Evler yıkıldı, hayvanlar öldürüldü

İçeride tanıdıkları 3-4 ailenin kaldığını da söyleyen Bektaş, içeride bulunanlardan aldıkları bilgiye göre, evlerinin bulunduğu sokağa devlet güçlerinin girdiğini, evlerinin topla tahrip olduğunu ve yakınlarının evlerinin de yerle bir edildiğini belirtiyor. Yıkılan ve öldürülenlerin sadece evler ve insanlar olmadığına da işaret eden Bektaş, hayvanlarının da içeride toplarla, silahlarla öldürüldüğünü söylüyor. 

 

HABER MERKEZİ