Siyasal ve örgütsel seferberlik
Yetkili organlarıyla 4 yılın muhasebesini yapan ve "7 Haziran sonrasında gerekli inisiyatifi alamadığı, savaşı durduramadığı" için özeleştiri veren HDP, önümüzdeki dönemde siyasal ve örgütsel seferberlik başlatma kararı aldı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) hafta sonu yetkili organları ile 4. kuruluş yıldönümü vesilesiyle yaptığı iki günlük toplantıda, "siyasal ve örgütsel seferberlik" başlatma kararı aldı.
HDP Parti Meclisi tarafından toplantının sonuçlarına ilişkin yapılan yazılı açıklamaya göre; HDP’nin kitleleri harekete geçirme ve muhalefeti örgütleme konusunda yetersiz kaldığı; 7 Haziran seçimlerinden sonraki süreçte siyasi inisiyatif geliştirme konusunda da eksikler ve yetmezlikler yaşadığı kabul edildi.
HDP çıkardığı mücadele takvimini de 9 başlık altında şöyle sıraladı:
OHAL ve KHK’lere karşı
* OHAL ve KHK’lerle ülkeyi yönetmek, ‘tek adam yönetimi’ni kalıcı hale getirmek için atılan adımlar karşısında, OHAL’in sona erdirilmesi ve KHK’lerle yaratılan toplumsal mağduriyetlerin giderilmesi konularındaki mücadelemizi sürdüreceğiz. OHAL-KHK rejiminin Türkiye’nin imzaladığı ve taahhütte bulunduğu uluslararası demokratik anlaşmalarla hukuki çelişki ve karşıtlık içinde olduğunu uluslararası alanda da anlatmayı sürdüreceğiz. KHK’ler aracılığıyla hiçbir yargı kararına dayanmayan kamu alanındaki işten atılmalar ve görevden uzaklaştırmalar sonucunda ortaya çıkan mağduriyetler; cezaevlerinde yaşanan ağır baskılar ve insan hakları ihlalleri karşısında demokratik hak, hukuk ve özgürlükler mücadelesini sürdüreceğiz.
Müzakere ısrarı sürecek
* Barış sözümüz ve kararlılığımızdan asla taviz vermeyeceğiz. Barışa ulaşabilmek için, çözümün gerçekleşmesi için müzakerelere dönülmesi konusundaki ısrarımızı ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Sayın Öcalan’a yönelik tecridin sona erdirilmesinin bu konuda atılacak önemli bir adım olacağını vurgulamayı sürdüreceğiz.
Dayanışma kampanyaları
* Kentlerdeki devlet saldırılarının sonunda ortaya çıkan yıkım ve tahribatın yarattığı maddi ve insani sorunların tamir edilmesi, acıların paylaşılması için başlatılan dayanışma kampanyaları, toplumun tüm kesimleri açısından görünür hale getirerek geliştireceğiz.
Bölgesel barış için
* 'Birlikte ve eşit bir yaşam’ modeli sadece Türkiye için değil, Ortadoğu’daki diğer devletler ve toplumlar için de geçerli olduğuna vurgu yapmayı ve aynı zamanda bölgesel barış için mücadeleyi sürdüreceğiz.
Ortak mücadelenin önemi
* Toplumsal muhalefetin çok parçalı, kırılgan ve güçsüz bir yapı sergilemesini değiştirmek zorundayız. Demokrasi için güç birliğini ve ortak mücadeleyi yaratma çalışmalarında yaşanan sorunları aşmak için elimizden geleni yapacağız.
Referanduma hazırlık
* Yasaları, uluslararası demokratik anlaşmaları, hukuku yok sayanların yasal süreçler işleterek karşımıza çıkaracakları ‘tek adam yönetimi’ne geçiş referandumuna ve Meclis’i Saray’ın adeta bir komisyonu haline getirebilecek adımlara tüm toplumsal muhalefetle kapsamlı şekilde hazırlanma kararlılığındayız.
Emek ve çevre mücadalesi
* Yoksullaştırma ve emeğin güvencesizleştirilmesine karşı emek mücadelesinin ve siyasetinin örgütlenmesini önemli bir görev olarak karşımızda durmaktadır. Öte yandan doğanın haklarının yok sayılması, ekolojik yıkımın sürdürülmesi, yerellerdeki ekoloji mücadelelerine kararlı ve örgütlü, istikrarlı bir katılımı gerekli kılmaktadır. Her iki alanda mücadelelerimizi büyütme ve ortaklaştırma kararlılığındayız.
Kadın mücadelesini gücü
* İktidarın erkek egemen kadın politikaları karşısında daha etkin ve kapsamlı bir mücadele gündemimizin en güçlü kararlarındandır.
HDK ile örgütlenme
* Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ile birlikte mahallelerden başlayan meclislerin örgütlenmesini daha kararlı ve etkili bir şekilde geliştireceğiz. Gençlik çalışmalarını ve örgütlenmesini geliştirip büyüteceğiz.
Sınırları aşan umut
* HDP, ona adını veren halkların ve coğrafyanın sınırlarını aşan bir umuttur. Tüm halklara umut olabilecek ‘Yeni Yaşam’ önerisiyle gelecek hayalini ete kemiğe büründürmüştür. Sözlerimiz boş değildir, Rojava’da hayat bulan da işte bu umuttur.
Sen önce Antep’i IŞİD’ten temizle
HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Erdoğan’ın Musul operasyonuna dair tavrı için “Sen önce Antep’i IŞİD’ten temizle” dedi.
Demirtaş, partisinin Meclis Grup Toplantısı’nda gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin Musul meselesine yaklaşımının yanlış olduğunu, fırsatları da kaçırdığını belirten Demirtaş, "Musul meselesinde de topu taca atmanın anlamı yok. ‘IŞİD ile mücadele ediyorum’ diyorsun ama sen önce Antep’i IŞİD’den temizle de sonra git Musul’u temizle. Sen Antep’in bazı mahallerine IŞİD’i bırakmışsın. Kontrol dışı mahalleler var, devlet giremiyor" dedi.
Şırnak artık yok
Şırnak’ın haritadan silindiğini belirterek, yapılanları ve mevcut durumu anlatan Demirtaş, "Halen Şırnak’ta bu saatte yaşanan barbarlıktan bahsediyorum. Utanmadan demokrasi nutukları atıyorlar. Bu insanlık suçunun hesabının vermeden, demokrasiden bahsedemezsin. Her onurlu yurttaşımıza şu çağrıyı yapıyorum; buna sessiz kalanlar buna ortak olurlar. Bunu normal karşılayanın da canı cehenneme. Kardeş dediğin senin acında yanında olandır. Onurlu Şırnak halkı! ceketimizi satarız, sizin oradan çıkmamanız için her şeyi yapacağız. Botan halkının sahipsiz olmadığı görülecektir” diye konuştu.
ANKARA