İSTANBUL / DİHA / 10 Ekim 2015 12:10 - HDP KCK'nin 1 Kasım seçimlerine dair alması beklenen "eylemsizlik" kararına, AKP hükümeti Ankara'da düzenlenen Barış Mitingi'ne yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırılarla yanıt verdi. Yapılan saldırıya dair acı bilanço giderek yükselirken, HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın basın toplantısı düzenleyeceği HDP İstanbul İl Örgütü binası gelen patlama haberi üzerine boşatıldı. Gazeteciler ve çalışanların dışarı çıkarılması sonrası içeride partililer tarafından arama yapıldı. Arama sonrası Demirtaş binaya geldi. Gazeteciler de yeniden üzerleri arandıktan sonra içeri alındı.

Ankara'da düzenlenen mitinge yönelik saldırı hakkında konuşan Demirtaş, saldırının özellikle ateşkesin tartışıldığı bir dönemde yapıldığının altını çizdi.

Demirtaş, şunları söyledi:

"Ateşkesin tartışıldığı bir dönemde Ankara'da barışı isteyenlere yönelik böyle bir saldırı yapıldığını. Tabi olay yerindeki arkadaşlarımızın hepsi bir acı içerisinde. Cenazeleri yerden kaldırılmaya, yaralılar hastanelere taşınmaya çalışılıyor. Ama bu ortamda o görüntüleri izlesinler, polis gaz atıyor. Cenazelerin ortasına gaz atılıyor, ambulansların girişleri ise engelleniyor. Ankara'nın ortasında katliam yaşanmış ama ambulans değil, çevik kuvvet geliyor. Orada ölülerin sayısının artmasının istendiği bir durum bar. Ve buna rağmen şimdi iktidar temsilcileri Başbakan çıkıp 'Sağ duyunuzu koruyun' diyecekler gözümüzün içine baka baka. Senin emrindeki polis yaralılara gaz atıyor, sen nasıl bir hükümet haline geldin. Amed'de gözümüzün önünde yaptınız. İnsanlar boğulurken, yaralıları taşınırken gaz atılıyor. Olur mu böyle bir şey, tablo çok ağır.

Alçak bir bomba!

Canlı mı, cansız mı olur bilmiyorum ama alçak bir bombadır.

Özellikle yaralı sayısı artsın diye tesiri yüksek bir bomba kullanılıyor tıpkı Pirsûs (Suruç) ve Amed'deki (Diyarbakır) gibi. Bunun arkasındaki güçler açığa çıkar mı, çıkmaz. Çünkü aleni bir güç ver tıpkı Amed ve Pirsûs gibi.

İstihbaratı bu kadar güçlü bir devlette bunun bilgisinin olmaması mümkün mü? Çok acı bir durum var ama mafyalaşmış, katilleşmiş ve bunu seri katil gibi uygulayan bir devlet anlayışı ile karşı karşıyayız Toplumu esir almaya çalışıyorlar. Zulme karşı boyun eğmeyenlerin direnişiyle bu günleri atlatacağız ancak hukuk çerçevesinde bunun hesabını da soracağız. Bunlar sadece alçaklık olarak tarihe yazılmayacak, buna izin vermeyeceğiz . Bu anlayış sonsuza kadar sürmeyecek. Bundan eminiz.

Arkadaşlarımız seçim programlarını iptal ettiler. Ortada onlarca cenaze var, kim seçim çalışması yürütebilir. Bütün kentlerde planlamaları iptal ettik cenazelerimiz ve yaralılarımızla ilgileneceğiz. Bu alçakça saldırılara karşı direneceğimizi de her yerde göstereceğiz. Özgürlük ve barış, seçimlerden çok daha önemlidir. "